Geçtiğimiz günlerde vahim bir olay olmuştu. 4 vatan evladımız Hakkari'de şehit olmuştu.
Hepimizin yüreği dağlanmıştı.
Üzüntüler isyanlar haykırışlar ardı ardına geliyordu.
Şehit ailelerini olanı şehit olanlar aileler anlar. Çünkü herkes gider onlar kalır tek başlarına.
Dert tasa üzüntü yapayalnızlığın getirdiği alışamama vb vb…
Yani tören düzenlenir binlerce on binlerce insan gelir, teröre lanet okunur, ya sonra
Yapa yalnız bir aile, çocuklar, eşler….
Yani unutulurlar onlar kendi başları yaşam mücadelesi içerisine girerler
Gelelim başlığımıza
Bir Osman amca vardı Çubuk'ta yaşayan,
Şehitleri vardı,
Yeğeniydi,
Akrabasıydı,
Dostuydu,
Çocuklarının arkadaşıydı, Şehidimiz
Canı yanıyordu,
Ağlıyordu,
Sinirli idi,
Eline silah versen dağlarda çarpışacaktı belki de.
Cenaze geldi,
Al bayrağa sarılı bir şekilde,
Acılar daha da arttı.
Asabiyet had safhada,
Bakanlar geldi,
Halk geldi,
Bir de CHP lideri geldi ekibi ile Protokoldeki yerini aldı,
Cenaze namazı kılındı,
Şehit toprağa verilecekken ayrılıyordu, Kılıçdaroğlu!
Halk tepki göstermeye başladı,
Hepsi kendi kendini gaza getirmeye başladı,
Bağırış hakaret gibi kötü söylemler ardı ardına gelmeye başladı,
Korumalar devreye girdi, korumaya başladılar Kılıçdaroğlu'nu!
Ama Osman amca Kılıçdaroğlu'na yumruk attı
O kadar koruma arasından Nasıl becerdi onu anlamadım,
Vurma anına defalarca baktım,
Koruma alanında sadece orası boşluk,
Araçların arasından gidilmesine karar verilmiş bir anda,
Bir anda nasıl oldu da halkın arasına katıldı Kılıçdaroğlu?
Niye halkın arasına doğru yönlendirildi? bir türlü anlam veremedim,
Bu talimatı korumalara Soylu mu verdi ki? Bu hareket yapıldı,
Tabi ki hayır,
Korumalar CHP yönetimi ile beraber karar veriyor,
Sonrası malum vahim olay,
Herkes Soylu üzerinden yüklenip istifa çağrısı yapıyor da neden kimse bu durumu bu şekilde düşünmüyor
Yani yine CHP'ye gönül verenler inanmak istediklerine inanıp ona göre davranıyorlar
Başlıkta olduğu gibi nasıl Osman Kılıçdaroğlu oldu benim çerçevemde
Cevabını vereyim,
Seçim sonuçları Ankara ve istanbul gibi metropollerde chp hdp ittifakını ortaya aleni döktü,
Karmaşa da olan bir İstanbul seçimleri var
Vermek istemiyorlar, bunun için sayım sürecinden itibaren başlayan bir algı yönetimi ile Ysk'ya baskıyı arttırdılar.
Bunun için harekete geçilmeli ne olmalı ile düşünülürken ellerine muhteşem bir koz gelerek şehit cenazesini değerlendirebiliriz düşünüldü ve Kılıçdaroğlu cenazeye kimseye bilgi vermeden gitti. Gerçekten haber
verilmemiş.
Çünkü Kılıçdaroğlu tepki göreceğini kurmayları ile biliyordu. Buna rağmen gitti.
Askerimizi öldüren örgütün siyasi uzantısı ile ittifak yapıp sonra cenazeye gitmesi zaten bunun göstergesiydi.
Halk tepki göstermeliydi chp kanadına göre, yaşlısı genci başladı tepkiye Kılıçdaroğlunda mahur bir gülüş İle yoluna devam ediyordu korumaları ve genel Başkan yardımcıları ile sonra yol açıldı halk ile karşı karşıya kaldı.
Neden
Neden
Neden
Tek açıklaması mağdur politikası ile seçimler üzerinde ki etkiyi arttırmak ve İstanbul seçimlerinin yenilenme şansını biraz daha azaltmak.
Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada, baskıyı biraz daha arttırıp 'CHP'lileri sokaklara dökmek istiyorlar' diyerek bunu aleni bir şekilde dile getirdi.
Yani Ysk ya sen bu seçimi yenilersen bende mağdur oldum Ekrem'im mağdur hepimiz sokaklara ineriz buna göre hareket edin diyor.
Osman amcanın Kılıçdaroğlu'na yaptığı iyiliği bugüne kadar bir de Baykal kasedi yapmıştı.
Kılıçdaroğlu'na yapılan hareket kabul edilemez şiddetim her türlüsü kötüdür.
Kılıçdaroğlu da şiddetten uzaklaşmalı kullandığı dili sakinleştirmeli ve YSK'nın vereceği karara saygı duymalı.
Bu arada Ekrem İmamoğlu mazbatayı aldığı günden bugüne Büyükşehir'den alacağını aldı. Mazbata iptal edilirse sunacağı belgeler ile Ak parti tabanına bakın bunlar yapılıyor diyecek ve seçimlerden Ak parti
seçmeninden büyük oy alacağını düşünüyor. Olabilir mi olabilir, hatta fark daha da artabilir.
Ama Ak parti ise seçim tekrarlandığında gerekli tüm tedbirlerini aldığını düşünüyorum. Sandıklardaki etkisini arttıracak oluşabilecek tek bir oy kaybını önlemek için tüm çalışmaları yapacağını düşünüyorum.