Merhaba Dostlar,
Daha öncede sosyal medyada yazmıştım. Yandaş medya bugünkü iktidarı her şeyiyle dünyanın birinci ülkesi olarak gösteriyorlar diye. Barajlar, HES'ler, çift yollar, hızlı tren, köprüler. Enflasyon tek rakkamlara indi vs.
Buna mukabil, kaldıysa karşı medya ve yazarları "Bunları cebinden mi yapıyor bizim verdiğimiz vergilerle yapıyor..." diyorlar. Tamam aynen katılıyorum ama bunlardan önceki dönemlerde biz vergi vermiyormuyduk.. Veriyorduk... Neden bu yapılan hizmetler o hükümetler döneminde yapılmadı ki.
Bir tek İstanbul'da 1875 yılında Tünel'deki Metro yapılmış neredeyse günümüze kadar bu konuda hiç bir şey yapılmamıştır. Özal bile toplu taşımacılığı sosyalist ülke aklı deyip pek ilgilenmemiştir.
Bu yatırımlar bedava yapılmıyor. Zaten devletin görevi vergileri toplayıp ülkenin yol, baraj,enerji, liman gibi alt yapı hizmetlerini yerine getirmek yatırımcılara yol açmak değil midir. Yoksa, şimdi soyal medyada yaygara kopartılan Devlet niye üretim yapmıyor, KİT'leri neden elden çıkardı demek değildir.
Biz yıllarca bir yerlerimizi yırttık, Devlet adı KİT olan üretimden çekilmeli diye. Seçimi kazanmak için bu KİT'ler oy ambarı olarak kullanılıyor, meşrebine göre seçimlerden önce veya özellikle de sonra bu KİT'lere binlerce işçi memur alınıyordu. 2000 li yıllara gelindiğinde her sene bu KİT'ler devletin beline kambur üstüne kambur yüklediğinden acilen elden çıkarılmaya başlandı.
Bir dostum Telekominasyon özelleştirilirse Devletin bütün sırları çalınır diyordu. Uzaydan bir aracın plakasının okunduğu. oniki yaşındaki bir çocuğun ABD merkez bankasına internetten girdiği, en son olarak FETO'nun kozmik odayı patlatması iletişimin özelleştirmenin hiç de önemi olmadığını kanıtladı.
Son günlerda trafik cezalarının çok artması beni en çok sevindiren şey oldu hem bütçeye katkısı bakımından hem de CAYDIRICILIK bakımından çok doğru. Ama denetim olmayınca yasa havada kalıyor. Bizim semtte 30 tane girilmez dönünmez levhası var her gün yüzlerce ihlal var ne umur...
Bir de Cumhurbaşkanının maaşını ayda 81.000TL ye çıkarılması halkı çok kızdırdı. Bana Padişahla Vezinin vergileri artırma sonunda halkın sokağa çıkıp oynamaya başlayınca zamları durdurma fıkrasını hatırlattı. Gönül isterdi ki asgari ücretin 2000TL olduğu bu ülkede Cumhurbaşkanı bu maaşı keşke hiç almasaydı....
Rasyonel olarak 81.000 maaş yılda bütçeye 1.000.000TL yük getirirken 12.000.000 emekliye 100TL zam yapılsa bütçeye yılda 1.200.000.000TL yük getirmektedir.Yoksa Cumhurbaşkanının 500 korumayla değil de bisikletiyle halkın içinde dolaşmasını ben de çok isterim.
Son seçimde Cumhurbaşkanı "İstanbul'u kaybeden ülkeyi kaybeder" derken İstanbul, Ankara ve İzmir'i kaybetmesi resmen bir hezimet oldu. Barış Pınarı harekatı ile tam da Anadolu'nun milliyetçi halkı gözünde tekrar itibarını kazamışken yeni çıkarılan vergi paketi halk üzerinde şok yarattı.
Üstüne üstlük ABD senatosundan Ermeni Soykırımının geçmesi AKP nin suyunun ısınması yönünde olduğu çok açık. Hem bunun hem de YAPTIRIMLARIN vereceği hasar göz ardı edilemez. İktidarın son kozu çok kapsamlı genel af da oy dengesini sağlayacak gibi görülüyor.
Milli konularda her ne kadar HDP hariç diğer muhalefet partileri desteklese de son cümleleri "Hep bunlar bu günkü iktidarın yanlış kararlarından" demeği ihmal etmiyorlar. Bu yıl Cumhuriyet bayramının en coşkulu şekilde ATATÜRK ilkeleri doğrultusunda kutlanması da iktidara bayağı uyarı niteliğindedir. Sağlıkla kalın, Hoşça kalın…
Ömer Suat MENALİ
Y. Mimar