Trump'tan Barışa Teşvik: Anlaşma Kur, Ticaret Kazan

ABD eski Başkanı Donald Trump, Ukrayna ile Rusya arasında devam eden savaşa ilişkin dikkat çekici bir çıkış yaptı. Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamalarda, iki ülkeye çağrıda bulunarak barış yoluna girilmesi halinde büyük ticari fırsatların kapılarının açılacağını söyledi. Özellikle Paskalya Bayramı vesilesiyle ilan edilen geçici ateşkesi hatırlatan Trump, kalıcı bir anlaşmanın hem Kiev hem de Moskova için ekonomik bir servetin anahtarı olabileceğini vurguladı.

Ticaretle Gelen Barış Önerisi

Trump, “Umarım Rusya ve Ukrayna bu hafta bir anlaşma yapar. Anlaşma sağlandığı takdirde her iki ülke de ABD ile büyük ticaret yapmaya başlayacak ve büyük kazançlar elde edecek,” sözleriyle savaşan taraflara hem ekonomik hem diplomatik teşvik sundu. ABD’nin küresel ticaretteki gücünü koz olarak kullanmaya alışık olan Trump, bu yaklaşımını tekrar ortaya koydu.

Abu Dabi Ziyaretiyle Türkiye-BAE Ticaretinde Yeni Dönem Abu Dabi Ziyaretiyle Türkiye-BAE Ticaretinde Yeni Dönem

Bu çıkışıyla eski başkan, yalnızca barış sürecine katkı sunmakla kalmadı, aynı zamanda ikinci dönem başkanlık kampanyası için uluslararası meselelerdeki etkinliğini ve “ticaretle diplomasi” anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi.

Putin’den Ateşkes, Zelenski’den Suçlama

Paskalya vesilesiyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 18 Nisan 18.00 itibariyle 21 Nisan 00.00’a kadar Ukrayna’da ateşkes ilan edildiğini duyurmuştu. Ancak Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, bu kısa süreli ateşkesin Rus birlikleri tarafından birçok defa ihlal edildiğini belirtti. Ateşkesin sürdürülebilir olmaması taraflar arasında güven sorununun hâlâ çözülmediğini gösteriyor.

Trump’ın teklifinin somut bir diplomatik adımı temsil edip etmediği netleşmese de, ticaret temelli bu yaklaşım, barış görüşmelerine yeni bir yön verme potansiyeli taşıyor.

Altın ve Güç Üzerine Mesajlar

Trump, bir diğer paylaşımında ise iktisadi gücün diplomatik başarıdaki yerini şu ifadelerle yorumladı: “Müzakere ve başarının altın kuralları: Altını olan kuralları koyar.” Bu söylemle Trump, ekonomik kaynakların ve zenginliğin, uluslararası pazarlıklarda belirleyici güç olduğunu vurguladı. Ticaret üzerinden kurduğu siyasi söylem, hem iç siyasette hem de dış politikada alışılmış bir Trump stratejisi olarak dikkat çekiyor.

Sermaye Eleştirmenlerine Sert Tepki

Trump ayrıca, ABD ile yapılan ticaretin vergilendirilmesi sebebiyle kendisini eleştiren iş çevrelerine de sert çıktı. Bu eleştirilerin politik temelden uzak olduğunu savunan Trump, “Ben, Amerikan kapitalizminin şimdiye kadar sahip olduğu en büyük dostum,” diyerek kendisini serbest piyasa ve girişimcilik adına en büyük destekçi olarak tanımladı.

Savaşın Sonu Ticaretle Gelebilir Mi?

Donald Trump’ın bu açıklamaları, Batı’nın klasik diplomasi yöntemlerinden farklı olarak ekonomik teşvikle barış sağlama anlayışının bir örneği olarak değerlendiriliyor. Ukrayna-Rusya savaşında ağır insani kayıplar yaşanırken, ekonomik kazanç vaadiyle barış çağrısı yapmak, bazı çevrelerce gerçekçi ve pragmatik, bazı kesimlerce ise yetersiz ve etik dışı bulunabilir.

Ancak Trump’ın mesajlarının, başta iş dünyası ve diplomasi çevreleri olmak üzere uluslararası kamuoyunda yankı bulduğu kesin. Seçim kampanyasına hazırlanan Trump’ın bu tür çıkışlarla küresel konularda aktif rol almaya devam edeceği sinyali de net olarak görülüyor.