25. Uluslararası Adana Film Festivali ilk gününde haşmet ve görkemine birde büyük bir sanatçının vefatına tanıklık etti. Evet Yakup Yavru'yu kaybettik. Bir kalp kirizi o güzel insanı aramızdan çekti aldı. Son yıllarda tanıdığım ve karakteriyle oyunculuğuyla beni kendine hayran bıraktıran bir sanatçı idi. Uzun yıllardan beri takip ettiğim ve sevdiğim bu sanatçının birden bire hemen yanıbaşımda vefatı beni derinden üzdü.

25. Uluslararası Adana Film Festivali ilk gününde haşmet ve görkemine birde büyük bir sanatçının vefatına tanıklık etti.

fft99_mf12401950

Evet Yakup Yavru'yu kaybettik. Bir kalp kirizi o güzel insanı aramızdan çekti aldı. Son yıllarda tanıdığım ve karakteriyle oyunculuğuyla beni kendine hayran bıraktıran bir sanatçı idi. Uzun yıllardan beri takip ettiğim ve sevdiğim bu sanatçının birden bire hemen yanıbaşımda vefatı beni derinden üzdü.

Nasıl üzmesin ki. Kendisi ile İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanında Adana uçağına binerken karşılaştım. Tekerlekli bir sandalye'de biletini kontrol ettirmek için bir kenarda bekliyordu. Yanına gittim. Geçmiş olsun Yakup bey bir sıkıntı yok inşallah dedim. Önemli bir şey yok deyip geçiştirirken o güzel yüzünde gülümseme yine eksik değildi. Sanatçı Ahmet Şafak'da yanımıza geldi ve sonra yine uçakta beraber olduk.


Bu yıl 25. cisi gerçekleştirilen Türkiye'nin en büyük film festivali olan Adana Uluslararası Film Festivali'nin ustalara onur gecesi Seyhan nehrinin kenarında kurulan görkemli HiltonSa'nın muhteşem bahçesinde düzenlendi. Yaşam Boyu Onur Ödülleri gecesinin ışıl ışıl, göz kamaştıran şıklığı içindeki misafirleri ve ambiyansı içinde yine karşılaştık ve selamlaştık büyük ustayla. Yine gülümseyen babacan tavrı ile yanımızdan geçerek Yeşilçam'ın ustalarının yanına doğru seyirtti.

Bu benim Yakup Yavru'yu son görüşüm oldu. Zaten bir kaç saat sonra'da kaldığı otelde rahatsızlanmış kalp krizi geçirdiği anlaşılınca bir özel hastaneye kaldırılmış ancak yapılan bütün müdahalelere rağmen bu büyük sanatçı kurtarılamadı. Allah gani gani rahmet eylesin.


Büyük bir usta idi. Yakup Yavru'nun yaşam serüveni 1952 senesinde Amasya'da başladı. Öğretmen Okulunu bitiren Yakup Yavru uzun yıllar eğitimcilik yaptı. Öğrencileri ve çalışma arkadaşları tarafından her zaman sevilen ve aranan bir hoca ve arkadaş oldu. Pozitiv bir adamdı. Sonraki yıllarda profesyonel tiyatro sanatçılığına adım attı. Her zaman babacan ve dürüst bir karakteri oynadı. kimi zaman bir esnaf, kimi zaman dert ortağı kimi zamanda sığınılan, kara gün dostu oldu oynadığı rollerde.


Tok sesi, gür bıyıkları sımsıcak Anadolu insanı deyince aklıma her zaman Yakup Yavru gelecek. Çünkü o kadar sarsılmaz bir karakteri oturttu ki yeni yeşilçam'a, Kadir Savunlar, Hüseyin Peydaların, Erol Taşların canlandırdığı ölmez rollerde görmeye başladık Yakup Yavru'yu . ardından önemli bir boşluk oluşturdu şimdiden.

Bütün sinema insanlarının ağız birliği etmişcesine söyledikleri tek bir şey var. Yakup Yavru'nun yeri kolay kolay doldurulamaz. Çünkü seyirci çok sevmişti Yakup Yavru'yu. Çok hızlı adımlarla geç girdiği sinema sektöründe sevilen ve aranan bir karakter olmuştu.


25. Adana Uluslararası Film Festivali'ni hatırladıkça bu hadiseyi unutmak mümkün olmayacak. Çünkü sanıyorum ilk defa bir sinema festivali esnasında katılımcılardan bir sinema sanatçısını yitirdik.


Sağlığında kendi mezarını bile yaptıracak kadar yaşamla barışık olduğu kadar ölümle de barışık bir aktör olan Yakup Yavruyu unutmayacağız. Allah mekanını cennet etsin.